Prostat Kanserinde Genetik - Cevresel Faktörler

Prostat idrar kesesinin çıkışında bulunan ve salgı üreten bir üreme sistemi organıdır. Prostat bezindeki hücrelerin kontrolsüz çoğalmasıyla prostat kanseri oluşmaktadır. Yapılan araştırmalar sonucunda prostat kanseri için belirlenen temel risk faktörleri yaş, aile genetiği ve ırktır. Baba, kardeş ve 1. Derece akrabalarında prostat kanseri öyküsü olan kişilerin normale kıyasla 2 kat daha fazla risk taşıdığı saptanmıştır. Yapılan araştırmalar sonucunda özellikle 1. Derece yakınlarınızda prostat kanseri tanısı alan kişiler varsa genetik faktörler nedeniyle normale kıyasla daha yoğun risk altında olduğunuz bilimsel verilerle kanıtlanmıştır. Prostat kanseri erken evrede yakalandığında tedavi başarı oranı en yüksek kanser türlerinden biridir. Erken evrede tanı alınabilmesi ve olası risklerin azaltılması için 40 yaşından itibaren rutin prostat kontrolleri aksatılmamalıdır. Çevresel faktörlerde prostat sağlığının korunması ve prostat kanserinden korunma konusunda önem taşımaktadır.  Obeziteye bağlı olarak gelişen pek çok hastalık mevcuttur ve obeziteyle prostat sağlığı arasında da ilişki bulunmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından obezite, vücut kitle indeksi 30 ve üzerinde olup, sağlığı bozacak ölçüde vücutta aşırı yağ birikmesi olarak tanımlanmaktadır. Özellikle obezitenin saldırgan prostat kanseri türleri için yoğun bir risk faktörü olduğu kanıtlanmıştır. Sağlıklı dengeli bir beslenme ve egzersiz rutiniyle obeziteden korunmanız ve prostat kanserine yakalanma olasılığınızı düşürmeniz mümkündür. Vücudun genel sağlığı için faydalı olan besinlerin yanı sıra prostat sağlığını korumak için önem taşıyan gıdalara da beslenme rutininizde yer vererek koruyucu önlemler alabilirsiniz. Domates, zerdeçal, mantar ve yeşil çay prostat sağlığının korunmasında çok önemlidir ve mutlaka tüketilmelidir. Yıllık prostat muayenesi, PSA (Prostat Spesifik Antijen) düzeyinin ölçülmesi, idrar tahlilleriyle prostat sağlığının kontrolü sağlanabilmektedir. Erken tanı alabilmek için rutin prostat kontrollerinizi ihmal etmeyin, dengeli bir beslenme ve egzersiz rutini oluşturmayı ihmal etmeyin sağlığınızı ertelemeyin.